Tülin Onat

 

 

 

 

 

“Dilek Ağacı”
Enstalasyon
2008
Akmerkez

    I   

 

 

 

Mektup

 

Her gün en az üç kadının katledildiği bir ülkede “KADIN” olmak zor zanaat.
Ama ”KADIN SANATÇI” olmak, başka bir serüven…
Daha çocuklukta başlar bu macera.
Resim yaptığı için tüm olanakları sunan, her çeşit malzemeyi sağlayan, daha ilkokulda zengin yağlıboya takımları alan, rahat çalışabilmem için teras katını bana tahsis eden babam; sıra akademiye girmeye gelince tümüyle değişti. Hatta “Ben kızımı sokakta bulmadım” demeye başladı, karşı çıkışlarına cevap olarak.
Ama bu iş benim için çok ciddi. Hatta hayatımda bundan daha önemli hiçbir şey yok. Gizlice akademi sınavlarına girmek; hiç istemediğim halde zorla sokulduğum üniversite sınavlarından kimya bölümünü kazanarak çıkmak, ne büyük işkenceydi.
Bu zulüm, DGSA giriş sınavları boyunca sürdü. Akademi birinci sınıf ise büyük bir maraton oldu. Evimizin iki sokak ilerisindeki Fen Fakültesi’ne (Laleli) gidiyorum diye, Fındıklı’ ya gitmek inanılmaz bir serüvendi benim için ve koskocaman bir yalandı. Sürekli zamanla yarışmak; benim için her şeyden daha kıymetli olan saniyeler, dakikalar… O günlerdeki hayatımla nasıl başa çıktım bilmiyorum; ama bu gün de olsa aynı şeyleri yapacağımdan adım gibi eminim.
Bir kız çocuğu tırnakları ile kazırsa, inatla direnirse ancak bir ”Sanatçı“ olabilir. Yoksa bambaşka bir meslek sahibi olmak zorunda kalır…

Tülin ONAT

 

 

Tülin Onat
Özgeçmiş

Tülin Onat, 1971 yılında İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Yüksek Resim Bölümü’nü bitirdi.
1967’den itibaren yurt dışında ve müzelerde inceleme ve çalışmalar yaptı. Bunlardan en önemlileri 1970’de Paris Louvre Müzesinde Ingres’den yaptığı “The Turkish Bath” ve 1971’de Andrea Mantegna’dan yaptığı “Carvary” kopyalarıdır. 1973’de Avusturya Hükümet bursuyla Salzburg yaz akademisine gitti. 1987’de Hasan Yelmen’le birlikte Derimod Kültür Merkezi’ni kurdu ve birçok serginin tasarımını üstlendi. Plastik sanatlar adına o günlerde Türkiye için çok önemli çalışmalar yapıldı. İlk kez sanatçıların sergileriyle birlikte kitap ve kataloglarını hazırladı. Retrospektif  sergiler düzenledi.

Onat öğretim görevlisi olduğu Marmara Üniversitesi’nden, 1983 yılında “Sanatta Yeterlik” aldı. 1990’da doçent, 2000’de profesör oldu. Halen aynı üniversitede öğretim üyesi olarak çalışmaktadır. 1970’lerde figüratif çalışmalar üretmiştir. O yıllarda ülkenin yaşadığı sosyal olaylar resimlerinde anlatımın da ağırlık kazanmasına neden olmuştur. 1980’lerin başlarında “Kadın” konusunun işlendiği yapıtları daha sonraki biçimsel çalışmalarının habercisi niteliğindedir. İlk kez kullanılan şekilli tuvaller, soyutlanmış biçimlerin tekrarı ve tekrardan doğan ritim. Bu yıllarda resimlerindeki değişim hızla artarken mekân sorunu da azalma, yalınlaştırma ve nostaljiden sıyrılma eylemlerini birlikte getirmiştir. Bu tarihlerde yaptığı mekânda köşeyi kaplayan “Galaksi” adlı yapıtı (1988, Derimod Kültür Merkezi) ilk kez tuvalin yerde de duvarla birlikte düzenlenebileceğini gösterdi ve çok ilgi çekti. Daha sonra yerde ve duvarda sergilediği kalın tuvalleri (Nesne Tuvaller, Büyük Sergi, İRHM ve ARHM 1990) ile resmin mekânla birlikte düşünülebileceğini gündeme getirdi. Tülin Onat’ın  duvar yalnızca taşıyıcı eleman değil resmin bir parçasıdır söylemi tüm sergilerinde kendini açıkça dile getirir.

Yurt içinde ve yurt dışında, pek çok grup ve karma sergiye katılmıştır. Resimleri özel koleksiyonlarda ve müzelerde yer almaktadır.

Resimlerinde önem verdiği derinlik, rengin etkisi ile yaratılan, 3. boyut, dokunma arzusu uyandıran, kabarık doku son resimlerinde iyice abartılmıştır. Tuvallerindeki soyut boyut, keserek delerek çıkartarak somuta geçmiş ve gerçek 3. boyut yaratılmıştır. Böylece kesik tuvaller ortaya çıkmıştır.

Tülin Onat 200’ün üzerinde karma ve grup sergilerine katılmıştır.

 

 

%d blogcu bunu beğendi: