Merhaba Dünya
Teknolojik gelişmelerin hayatımıza dahil olduğu ve yaşantımızın birçok açıdan kolaylaştığını düşündüğümüz şu günlerde bizi derinden sarsan bir salgın ile karşı karşıya kaldık. Bütün bu gelişmelerin içinde Covid 19 virüsü ile bütün hayatımız felç oldu ve hiçbir şey yapamaz olduk. Maske, sosyal mesafe ve dezenfektan bütün hayatımızın anahtar kelimeleri haline geldi.
Aslında hayatımızın içinde bize ne kadar da basit gelen rutinler bizim için çok kıymetliymiş. Örneğin; özgürce sokağa çıkmak, insanlar ile görüşüp tokalaşmak, işe gitmek, okula gitmek, kuaförlerimiz, spor salonlarımız, alışverişlerimiz ve en önemlisi özgürce, daralmadan nefes almak. Yani hayatımızdaki her şey bir bütünün parçalarıymış ve biz bir yapboz gibi onlardan oluşuyormuşuz. Kaybettiklerimizi geri kazanmaya çalıştığımız şu süreçte bir yandan geçmişteki özgür günlerimize özlem duyarken, diğer taraftan geleceğe umutla bakmalıyız. Çünkü insanı ayakta tutan en büyük duygulardan biri umuttur.
Sevgili dünya şimdi yenilenme zamanı, var gücümüzle savaşıp bütün kötülüklerden uzaklaşmak gerek, bu bağlamda sanatın iyileştirici gücünü unutmamalıyız. Rutinlerimizi gerçekleştiremediğimiz şu günlerde sana sesleniyorum “Sanata sığın, sanatla renklen ve sanatla nefes al.”
Selma TAŞKESEN